Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü kuruluş yıldönümünde “Kaliteli Türk Ürünü” algısını daha da güçlendirmek ve pazar çeşitliliğini artırmak için önemli hamleler yapan Türk yaş meyve sebze sektörü, 2023 yılının Ocak-Ekim döneminde 2 milyar 608 milyon dolar ihracat değerine ulaşırken Avrupa pazarında anlamlı bir başarıya imza attı. Türk çiftçisinin alın teri ve emeğinin uluslararası pazarlarda değere dönüşmesi için seferber olan ihracatçı firmalarımız, yılın 10 ayında Avrupa Birliği’ne yönelik ihracatını yüzde 46,6 oranında artırmanın gururunu yaşadı. Avrupa pazarında geçen yılın Ocak-Ekim ayları arasında ülkemize 708 milyon 808 bin dolar döviz kazandıran sektörümüz bu yılın aynı döneminde 1 milyar 38 milyon dolar değeri aştı. Avrupa Birliği bölgesi, yaş meyve sebze ihracatında Bağımsız Devletler Topluluğu’nu geride bırakarak zirveye yerleşti.
Avrupa pazarında sektörümüzün en büyük ihracat payına sahip olan Almanya’ya ihracatımızın, yılın 10 ayında yüzde 41 artış sağlayarak 300 milyon dolar değeri aştığını ifade etmekten büyük mutluluk duyuyorum. Avrupa Birliği’nin lider ülkesi Almanya’nın başkenti Berlin’de geleneksel olarak her yıl düzenlenen ve dünyanın en önemli yaş meyve sebze fuarlarından biri olan Fruit Logistica’da yaptığımız çalışmaların başarılarımıza önemli katkılar sağladığını vurgulamak isterim. Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği olarak milli katılım organizasyonunu üstlendiğimiz Fruit Logistica fuarı, Avrupa pazarında yeni ihracat köprüleri kurmak için ihracatçılarımıza çok önemli fırsatlar veriyor. İhracat raporlarında ortaya çıkan sonuçlar da Avrupa pazarında doğru yolda ilerlediğimizi göstermektedir.
Türk yaş meyve sebze sektörünün en önemli pazarı olan Avrupa Birliği’nin tasarladığı yeşil dönüşümün odağında gıda sektörü de bulunuyor. Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın temel bileşenleri arasında tarladan sofraya adil, sağlıklı, çevre dostu gıda sistemleri öne çıkıyor. Avrupa Yeşil Mutabakatı’nda gıdaların işlenmesi, ulaştırma, saklama, paketleme süreçlerinin çevreye olan etkilerinin azaltılması, gıda atıklarının değerlendirilmesi yoluyla döngüsel ekonomiye katkı sağlanması, tarımda aşırı gübreleme faaliyetlerine son verilmesi, pestisit kullanımın azaltılması ve yer altı sularının kirlenmesinin önüne geçilmesi hedefleniyor. Birlik olarak biz de bu kriterlere yönelik farkındalığın artırılması, ülkemizdeki kurum ve kuruluşlarla çeşitli ortaklıklar geliştirerek ihracatımızın artırılması, değişen mevzuatın haftalık bülten olarak hazırlanıp paylaşılması konularında kapsamlı hizmetler veriyoruz. Tüm sektör dinamikleriyle birlikte, tarladan sofraya güvenilir gıda üretiminde başarımızı artıracak eylem ve yöntemlerin eksiksiz yerine getirilmesi konusunda kararlıyız. Türkiye Yüzyılı’nın başlangıcı olan 2024 yılında da tarım ve gıda sektöründe elde ettiğimiz ürünlerin sağlıklı, güvenilir, verimli ve sürekli kılınması temel hedefimiz olmaya devam edecektir.
